Konu özeti

  • MCDB 150 Nüfus Artışının Küresel Sorunları

    MCDB 150 Nüfus Artışının Küresel Sorunları




    Ders Hakkında
    Profesör Robert Wyman hakkında

    Bu ders öğrencilere, insan üremesi, nüfus artışı, demografik geçiş ve nüfus politikaları hakkında önemli ve temel materyalleri öğretmeyi amaçlayan bir tarama dersidir. Ders konuları nüfus baskısının insani ve çevresel boyutlarını, demografik tarihi, demografik değişimin ekonomik ve kültürel nedenlerini, çevresel taşıma kapasitesi ve sürdürülebilirlik gibi konuları içerir. Doğumları etkileyen siyasal, dini ve ahlaki konular da ele alınmaktadır. Dersler ve okuma parçaları teorik ve demografik ölçümleme incelemelerini, insanları bireysel ve toplumsal olarak ele alan çalışmalarla dengelemeye çalışmaktadır. Küresel bir bakış açısı ile hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkelerdeki durumlar ele alınmaktadır.

    Dersin Yapısı:
    Bu ders haftada iki kez yapılacak 75’er dakikalık oturumlardan oluşmaktadır ve Open Yale Courses projesi kapsamında Bahar 2009 dönemi boyunca kayıt edilecektir.


    Robert Wyman Yale Üniversitesinde Molekül, Hücre ve Gelişim Biyolojisi Profesörüdür. Eğitimini Harvard ve University of California, Berkeley’de tamamlamıştır. Araştırmaları sinir-genetiği, yani genlerin beyni nasıl inşa ettiği üzerinedir. Bu alanda son zamanlardaki makaleleri Journal of Cell Science, Journal of Neuroscience ve Glia dergilerinde yayınlanmıştır. Yale Üniversitesi çok sayıda siyasi ve toplumsal lider yetiştirdiğinden, Profesör Wyman öğrencilerin dünyanın temel sorunları hakkında eğitilmiş olması gerektiğini düşünmektedir. Nüfus konusu insan ve çevrenin sefalet içerisinde olmasının ana nedenlerinden birisi olması nedeniyle bu temel sorunların belki de en önemlisidir. Wyman’ın bu konudaki yayınları Population and Development Review ve Population and Environment gibi dergilerde yayınlanmıştır.

    Çevirmen:
    Doç. Dr. Yılmaz Arı




    • 1. Ders - Cinsiyetlerin Evrimi ve Üreme Stratejileri

      Özet
      Üreme ne kolay ne de adaletli bir şeydir. Çocuk doğurma ve bakımı ile ilgili işleri çoğunlukla dişiler yapar. Dişiler için de erkekler için de iki temel üreme stratejisi vardır: erkekler çoğunlukla ya sperm rekabetine ya da fiziki rekabete girerler; dişiler ise erkeklerden bir takım kaynaklar almaya ve çocukları için en iyi genleri bulmaya çalışır. Üreme stratejileri olarak tecavüz ve şiddet bir kaç canlı türünde görülür. Fakat şiddet özellikle büyük maymun türlerinde yaygındır çünkü muhtemelen bu türlerde yumurta çok azdır. Orangutanlarda tecavüz oldukça yaygındır. Gorillalarda çocuk öldürme, üreme şiddetinin yaygın şeklidir ve şempanzeler sürekli olarak kavga eder ve dişileri döverler.

      Okuma ödevleri
      Wade, Nicolas. "Books on Science: Dr. Tatiana, a Dr. Ruth with Advice for Other Species." The New York Times, 5 November 2002. 

      Forsyth, Adrian.  A Natural History of Sex.  The Ecology and Evolution of Sexual Behavior, chapters 1, 5, 7 and 8 

      Goodall, Jane. The Chimpanzees of Gombe: Patterns and Behavior, pp. 452-3, 477-8 and 481-7 

      Peterson, Dale and Richard Wrangham.  Demonic Males: Apes and the Origins of Human Violence, chapter 7

      Video:


      Video Metni ( pdf )

      • 2. Ders - Maymunlarda Seks ve Şiddet

        Özet
        Şempanzelerde erkekler grup içerisinde hiyerarşi için yarış halindendirler; statü, çoğunlukla, dişiler de dâhil, grup içerisinden alacakları desteğe bağlıdır. Yüksek statülü erkeklerin östrus dönemdeki dişilere erişimi daha kolaydır. Erkekler, dişileri fiziki şiddet ve gözdağı vererek kontrol ederler. Şempanzeler ayrıca, diğer şempanze grubu üyelerini öldürmek için amaçlı saldırılar yaparlar. Gruplararasındaki bu şiddet, grup içi şiddeti açıklamaya yardım eder. Diğer grubun saldırılarından korunmak için erkekler grup halinde yaşarlar ve çiftleşmek için grup içerisinde rekabet etmek durumundadırlar. Çok az bulunan bir kaynak olan yumurta için olan rekabet, erkek-erkeğe olan şiddeti artırır ve erkeklerin dişileri zorlamasına sebep olur. Eğer hâkim erkek bütün üreme potansiyelini tek başına elinde tutuyorsa, evrim, dominant olmayan erkeklerin ya sürekli hâkimiyet için savaşmasına ya da başka bir yerde dişi bulmak üzere grubu terk etmesine sebep olacaktır. Şempanzelerin buna çözümü, çok eşitsiz olsa da bütün erkeklere üreme şansı tanımaktır.

        Okuma ödevleri
        Peterson, Dale and Richard Wrangham.  Demonic Males: Apes and the Origins of Human Violence, chapters 10 and 11 

        De Waal, Frans. "Bonobo Sex and Society."  Scientific American (March 1995), pp. 82-88 

        De Waal, Frans. Chimpanzee Politics: Power and Sex among Apes, chapters 2 and 4 

        De Waal, Frans. Our Inner Ape, pp. 75-79.

        Video:


        Video Metni ( pdf )

        • 3. Ders - Maymundan İnsana

          Özet
          Tarih öncesi dönemlerde, yazılı tarih boyunca ve son çağlarda savaşlar hep olagelmiştir. Neredeyse her toplum düzenli ya da aralıklı olarak savaşa gider. Birçok örnekte insan savaşlarında şempanzelerindeki benzer özellikler vardır: bir grup içerisindekiler, grup dışındakilerle savaşır ve onları öldürür. Bu bilgi insan şiddetini meşrulaştırmak ya da onu kaçınılmazmış gibi göstermek için kullanılmamalıdır. Ancak iş doğum ve doğurganlığa geldiğinde insanlar diğer büyük maymun türlerinden çok farklıdır. Şempanzeler her 5–8 yılda bir doğum yapar: insanlar 18 ayda yeniden doğum yapabilir. Erkeklerin çocuk bakımına yaptıkları katkının artması belki de doğurganlığın artmasına neden olmuştur.

          Okuma ödevleri
          Diamond, Jared. "Sex and the Female Agenda." Discover (September 1993), pp. 86-93 

          Lidz, Theodore and Ruth W. Lidz. Oedipus in the Stone Age: A Psychoanalytic Study of Masculinization in Papua New Guinea, pp. 27-37 and 51-59 

          Keeley, Lawrence. War before Civilization: The Myth of the Peaceful Savage, chapter 2

          Video:


          Video Metni ( pdf )

          • 4. Ders - İnsanlar Yeryüzünde Azken

            Özet
            Yeryüzündeki avcı-toplayıcı topluluklar, daha sonraki tarımcılardan sayıca çok daha azdı. Yiyecek kaynaklarının çeşitli olması, avcı-toplayıcıların ekin zararlarından etkilenmemelerine sebep olmuştur ve dağınık oldukları için de bulaşıcı hastalıklara yakalanmamışlardır. Avcı-toplayıcılar daha sağlıklıydı ve erken tarımcılardan daha az çalışıyorlardı. Onların sayısı Malthus sefaleti düzeyine kadar neden artmamıştır? Onların sayıları gruplar arası şiddet nedeniyle az olmuş olabilir. Tarım daha yoğun bir iş gücü gerektirir ve daha kısıtlı bir diyet sunar. İnsan grupları hızlı artıp, ama aniden yok olma eğilimindedir. İnsan grupları iklimsel- ya da hastalıkların neden olduğu tarımsal afetlere maruzdur. Fakat tarım insanların yiyecek fazlası üretmesini sağlar ve bunlar savaşçı kabileler ya da ordular tarafından çalınabilir. Bu fazlalık nüfus artışına, şehirlerin ve sınıflı toplumların ortaya çıkmasına sebep olabilir. Avrupa’da belki de 1700’lere kadar ölüm oranları çok yüksekti: kadınların ancak üçte biri doğurganlık döneminin sonuna kadar yaşayabiliyordu. Bu ölüm oranıyla, hayatta kalan doğurgan kadınların ortalama altı çocuk yapması gerekiyordu; aksi taktirde toplum yok olurdu. Uzun sürede gelişen bütün büyük dinler ve kültürler yüksek doğurganlığa vurgu yapıyordu: ‘Üretken olun ve çoğalın.’

            Okuma ödevleri
            Hurtado, A. Magdalena and Kim Hill.  Ache Life History: The Ecology and Demography of a Foraging People, pp. 1-6 

            Livi-Bacci, Massimo.  A Concise History of World Population: An Introduction to Population Processes, pp. 31-36 and 42-48 

            Caldwell, Pat, John Caldwell and I.O. Orubuloye. "The Destabilization of the Traditional Yoruba Sexual System."  Population and Development Review, 17, pp. 231-238 

            Geertz, Clifford. "Book Review: A Society without Fathers or Husbands. The Na of China." The New York Review of Books, Vol. 48, no. 16, 18 October 2001 

            Smith, Robert J. and Ella Wiswell. The Women of Suya Mura, chapters 4 and 5

            Video:


            Video Metni ( pdf )

            • 5. Ders - Afrika Neden Farklıdır?

              Özet
              Doğumları en üst seviyeye çıkarmaya çalışan kültürel kontrole karşılık ailelerin doğurganlığı sınırlandırmak için önemli ve çoğunlukla bir biri ile rekabet eden nedenleri vardır. İstenmeyen doğumlar birçok kültürde çocukların bilerek öldürülmesine sebep olur. Ek olarak, doğumlar bir kültürde evliliklerin sınırlandırılması yoluyla kontrol edilir. Nüfus artışında çok önemli olan bir diğer faktör, özellikle tropikal bölgelerde yeterince yiyecek olup olmamasıdır. Buralardaki aşırı yağışlar topraktaki besinleri yıkayarak taşır ve geriye verimsiz toprak kalır. Afrika’nın çoğu ya çok kuraktır ya da çok sulaktır. Son zamanlara kadar Afrika’nın nüfusu yoğun değildi. Şimdi arazinin uygun olması, daha fazla çocuğun daha fazla güvence ve güç olarak görülmesi, yüksek doğurganlığa vurgu yapan bir kültürü geliştirmiştir ve bu, ataların yatıştırılması için neslin çoğalması gerektiği düşüncesi ile desteklendi. Sahra- altı (tropikal) Afrika dünyadaki en yüksek doğum oranına sahiptir. Örneğin Sahra Çölü’nün hemen güneyindeki Nijer’de doğum oranı kadın başına 8 çocuktur. Akdeniz kuşağında, Sahra’nın hemen kuzeyindeki Sünni Müslüman bir ülke olan Fas’ta bu oran kadın başına 3.3’tür.

              Okuma ödevleri
              Caldwell, Pat and John Caldwell. "High Fertility in Sub-Saharan Africa."  Scientific American (May 1990), pp. 118-125 

              Boserup, Ester. Woman's Role in Economic Development, pp. 15-52 

              Van de Walle, Etienne. "Fertility Transition, Conscious Choice and Numeracy." Demography, 29, pp. 490-496 

              Bledsoe, Caroline, Fatoumatta Banja and Allan Hill. "Reproductive Mishaps and Western Contraception: An African Challenge to Fertility Theory."  Population and Development Review, 24, pp. 15-18, 20 and 33-45 

              Daley, Suzanne. "Screening Girls for Abstinence in South Africa."  The New York Times, 17 August 1999


              Video:


              Video Metni ( pdf )

              • 6. Ders - Malthus Zamanları

                Özet
                Dünyanın birçok yerinde temel kültürel düşünce soy bağı, yani bir aile ve onun erkek ataları ve torunlarıdır. Bu kültürlerin temel görevi bu aile bağının devam etmesini sağlamaktır. Buralarda din kü*** ölçeklidir ve Tanrı’nın birçok özelliğini atalar taşır. Daha yoğun nüfuslar ve daha geniş politik üniteler, uygunluğun vurgulandığı, kültürel kuralların kodlandığı ve atalarla tartışılmadığı geniş ölçekli dinleri ortaya çıkarmıştır. Sahra-altı Afrika’da modernizm öncesi dönemlerde arazi sınırlandırıcı bir faktör değildi ve maksimum sayıda çocuk isteniyordu. Ne tek eşlilik ne de iffet doğurganlık kadar önemsenmezdi. Aileler çekirdek oluşturmuyordu; kadın ve erkek beraber herhangi bir iş yapmıyordu; çocuklar çoğunlukla köydeki diğer kişiler tarafından büyütülürdü ve çocuğun ekonomik olarak desteklenmesi kadının işiydi. Sahra-altı Afrika’nın birçok yerinde tarım kadınların işiydi. Kadınlar çoğunlukla varlıklı erkekleri tercih ederlerdi ki bu da çok eşliliğe sebep olurdu. Çok eşli ilişkideki kadınlar birbirlerine destek olurlar ve erkekler kadınların iş gücünü ve çocukları meyve olarak alırlardı. Ilıman bölgelerde arazi gittikçe dolmaya başladı ve aşırı nüfuslanma ortaya çıktı. Çiftçiler sefalet derecesinde fakirdir. Çok büyük salgınlar (Kara Ölüm, 1347’den sonra) ve savaşlar (Katolik-Protestan savaşları, 1526–1648) nüfusun üçte birini öldürmüştür.

                Okuma ödevleri
                Livi-Bacci, Massimo.  A Concise History of World Population: An Introduction to Population Processes, pp. 37-42 and 49-57 

                Tuchman, Barbara. A Distant Mirror: The Calamitous 14th Century, chapters 3 and 5

                Video:


                Video Metni ( pdf )

                • 7. Ders - Avrupa’da Demografik Geçiş: Ölümlerin Azalması

                  Özet
                  Avrupa’da nüfus 1200 ile 1700 yılları arasında çok az artmıştır; bunun nedeni temelde hastalıklar ve savaşlardır. İnsan dışkıları ve hayvan leşleri uygun bir şekilde toplumdan tecrit edilmediği için çoğunlukla su kaynaklarını kirletiyordu. Şehirler o kadar pisti ki buralarda doğanlardan çok, ölenler vardı. Çocukların yaklaşık üçte biri bebeklik döneminde ölüyordu; daha fazlası da terk edilmekten ya da sütannelere gönderilme döneminde bakımsızlıktan ölüyordu. Hayatta kalan çocuklarsa günaha yönelmemeleri için katı bir disipline tabii tutuluyordu. Tıp, ancak kan verme gibi bulaşıcı, hatta zararlı uygulamalar yapabiliyordu. Newton’un Principia (1687) isimli eseri ve Aydınlanma ile (on sekizinci yüzyıl) dini davranışların yerini bilimsel davranışlar almaya başladı: biyolojik ve fiziksel dünya bilimsel çalışmaların konusu olmaya başladı. Sanitasyon, hijyen ve halk sağlığında gelişmeler oldu. Aşılar ve aşılama gelişti. Endüstri Devrimi başladı. Ölüm oranları azaldıkça nüfus artmaya başladı. İnsanların çoğu nüfus artışının iyi bir şey olduğunu düşünmesine rağmen Malthus nüfusun yiyecek üretiminden daha fazla arttığını, bunun insanları geçim sefaleti tuzağına düşüreceğini düşünerek endişeye kapıldı.

                  Okuma ödevleri
                  Langer, William. "Checks on Population Growth: 1750-1850."  Scientific American (February 1972), pp. 92-99 

                  Langer, William. "Europe's Initial Population Explosion."  Harvard Today (Spring 1964), pp. 2-10 

                  Livi-Bacci, Massimo.  A Concise History of World Population: An Introduction to Population Processes, pp. 100-101 and 104-115

                  Video:


                  Video Metni ( pdf )

                  • 8. Ders - Avrupa’da Demografik Geçiş: Doğurganlığın Azalması

                    Özet
                    Malthus’dan önce nüfus artışı bir ülke için zenginlik ve güç anlamına geliyordu. Amerika’daki hızlı nüfus artışının İngilizlerin (Devrim yoluyla) ve Fransızların (Lousiana’nın satın alınması yoluyla) Amerikan’dan atılmasında önemli bir rolü vardı. Fakat aslında 1700’lerde Avrupa’da fakirlerin sayısı artıyordu. Malthus, fakirliğin insanlarla kaynaklar arasındaki dengesizlikten ortaya çıktığını iddia ediyordu; nüfus çok hızlı artabileceğinden, bu üretimdeki bütün kazançları ortadan kaldırabilirdi. O, üretimde üslü bir artış ya da doğumlarda gönüllü olarak bir azalışın olacağını tahmin etmiyordu. Ancak, yüksek nüfus seviyeleri ve çevresel kısıtlılıklar Malthus’un düşüncelerinin halen önemli olduğunu gösterir. On sekizinci ve on dokuzuncu yüzyılda Avrupa’da ölümler azalmaktaydı ve bu, nüfus patlamasına sebep oldu. Endüstri Devriminin kazançları artan nüfusla neredeyse dengelenmişti. Çalışan kesimin kişi başı geliri fazla artmadı. Doğumlar on dokuzuncu yüzyılın sonuna kadar düşmedi; bu tarihten sonra kişi başına düşen gelir hızla artmaya başladı. Azalan ölümler, yükselen yaşam standartları ya da diğer sosyo-ekonomik faktörler doğum oranlarının azalmasının nedenlerini tam olarak açıklayamadı. Önce ölümlerin sonra da doğumların azalması Demografik Geçiş olarak isimlendirilir. Yaşam süresinin uzaması ve çocuk doğurma ve çocuk bakımına ayrılan zamanın azalmasının getirdiği özgürlük insanoğlunun yaşadığı en önemli gelişmelerden biridir.

                    Okuma ödevleri
                    Gillis, John R., Louise A. Tilly and David Levine.  Introduction to the European Experience of Declining Fertility 1850-1970: The Quiet Revolution, pp. 1-6, 13-27, and 66-82

                    Video:


                    Video Metni ( pdf )

                    • 9. Ders - Avrupa’da Demografik Geçiş

                      Özet
                      Demografik Geçiş’ten önce kuzeybatı Avrupa’da doğurganlık, evliliklerin kısıtlanması yoluyla kontrol ediliyordu. Evlilikler arazi sahipleri ve kiliseler tarafından organize ediliyordu ve bir erkeğin, bir aileyi geçindirecek kaynakları elde etmeksizin evlenmesine izin verilmiyordu. Arazi sahibi olmak için uzun zamanın geçmesi gerektiği için bir hizmetçinin ya da çırağın böylece evlenmesi engelleniyordu. Evlendikten sonra doğumlar kontrol edilmiyordu. Fakat verilen herhangi bir zaman aralığında erkeklerin sadece yarısı evliydi, yani doğumlar olabilecek maksimumum yarısı kadardı. Sonunda doğum kontrolü yöntemleri kabul edildi ve evliliklerde doğum oranları azaldı. Artık toplumun evlilikleri kontrol etmesi gerekmiyordu ve evlenme oranları çok fazla arttı. Evlenme, seks ve çocuk doğurma ile ilgili kararların verilmesi toplumdan, bireylere geçmişti. Avrupa’da doğurganlık, çoğunlukla 1879 ile 1930 arasında hızlı bir şekilde düştü. En büyük bilimsel çalışma olan The Princeton European Fertility Project (Princeton Avrupa Doğurganlığı Projesi) yeni sosyal normların kültürel olarak aktarılmasının bunda önemli bir rol oynadığını ortaya koymuştur. Demografik Geçiş nüfusu 10 kat, yaşam süresini ise 3 kat arttırmıştır. Bu, insanların hayat tecrübesini temelden değiştirmiştir.

                      Okuma ödevleri
                      Coale Ansley and Susan Watkins.  The Decline of Fertility in Europe: The Revised Proceedings of a Conference on the Princeton European Fertility Project, pp. 38 and 420-449

                      Video:


                      Video Metni ( pdf )

                      • 10. Ders - Sayısal Yaklaşımlar

                        Özet
                        Nüfus sayımları çoğunlukla politik olarak etkilendikleri için doğru değillerdir. Gelişmekte olan ülkelerdeki doğum oranları gelişmiş ülkelerin iki katıdır. İnsanların çoğu az gelişmiş ülkelerde yaşar, dolayısı ile doğum oranları daha yüksektir. Dünyadaki ortalama doğum oranları, ölüm oranlarının iki buçuk katıdır, bu yüzden nüfusun sabitlenme seviyesine gelmekten çok uzağız. Ölüm oranları dünyanın her yerinde önemli ölçüde azalmıştır; yeni gelişmeler demografik eğilimleri önemli ölçüde değiştirmeyecektir. Şimdi doğum oranlarındaki değişim, nüfusu kontrol eden faktördür. Demografik veriler yaş yapısına göre doğrulanmalıdır. Fakir bir ülkedeki genç nüfus, zengin bir ülkedeki yaşlı nüfustan daha düşük ölüm oranına sahip olacaktır. Yüksek doğum oranlarına sahip ülkeler ve nüfusu artan ülkelerde çocukların oranı daha yüksek olacaktır. Her bir düşük yaş grubunda yaşlı grubundan daha fazla insan olacaktır. Doğurganlık çağını terk eden kadınlardan çok daha fazla genç kız doğurganlık çağına girmektedir. Dünyada kadın başına doğumlar düşmektedir, fakat çocuk doğuranların sayısı her zamankinden fazla olduğu için doğan çocuk sayıları azalmamaktadır. Bu ‘momentum’ dan dolayı nüfusun sabitlenmesi (kadın başına yaklaşık olarak 2 çocuk) doğumların düşmeye başlamasından ancak 100 yıl sonra gerçekleşecektir. Gelişmekte olan ülkelerde doğum oranlarının düşmesine rağmen, nüfus artışı genellikle ekonomik gelişmelerin önüne geçer. Bu durumda insanlar modernizasyondan vazgeçerek, onun yerine hayal ettikleri daha müreffeh bir geçmişe gitmek isteyebilirler.

                        Okuma ödevleri
                        "Family Portrait: A Clan Keeps on Growing." National Geographic (March 2001) 

                        Weeks, John R. Population: An Introduction to Concepts and Issues, pp. 40-45 and 53-57

                        Video:


                        Video Metni ( pdf )

                        • 11. Ders - Gelişmiş Ülkelerdeki Düşük Doğurganlık (Misafir okutman Michael Teitelbaum)

                          Özet
                          Birçok ülkede düşük doğumlarla ilgili kaygılar en azından 100 yıldır mevcuttur. Nüfusun fazla olması esasen bir güç olarak kabul edilir. Fakat sorun yaşayan insan sayısının az olması değildir: bu süre içerisinde dünya nüfusu inanılmaz şekilde arttı ve izin verilirse bilinmeyen sayıda insan göç edecektir. Burada sorun ‘doğru tip’ insanların sayısıdır ki bunun anlamı istenen ulusal, dini, ırki, etnik ya da dil özelliklerine sahip olan insanların sayısıdır. Ekonomik olarak gelişmiş olan ülkelerin birçoğunda doğumlar yenilenme seviyesinin altındadır. Bunun sonucu olarak bu ülkeler yaşlanmaktadır ve sağlık ve bakım masrafları artmaktadır. Şiddetli diktatörlükler hariç, doğumları arttırmak için yapılan politikalar etkili olmamıştır. Çalışan insanların oranını bağımlı olanlarla dengede tutmak için yüz milyonlarca göçmene ihtiyaç duyulmaktadır, o kadar ki göç alan ülkelerin nüfusunun % 70-80’i göçmenler ve onların çocukları olacaktır. Buna uyum sağlamak muhtemelen en iyi çözümdür ancak gerekli olan değişiklikler (emeklilik yaşını yükseltme, varlıklıların emeklilik maaşından vergi kesintisi, vs.) politik olarak zordur.

                          Okuma ödevleri
                          Teitelbaum, Michael and Jay Winter. The Fear of Population Decline, pp. 18-36 

                          Caldwell, John, Pat Caldwell and Peter McDonald. "Policy Responses to Low Fertility and Its Consequences: A Global Survey." Journal of Population Research, 19 (2002), pp. 1-20 

                          Teitelbaum, Michael. "The Media Marketplace for Garbled Demography." Population and Development Review, 30 (2004), pp. 317-326 

                          Video:


                          Video Metni ( pdf )

                          • 12. Ders - İnsan ve Çevresel Etkiler

                            Özet
                            Son zamanlara kadar dünya nüfusu üslüden daha fazla artmaktaydı. Büyüme oranının biraz düşmüş olmasına rağmen dünya nüfusuna her yıl fazladan 80 milyon ve 2050 itibariyle de 3 milyar insan eklenecektir (% 50 artış). Nüfus belki de bunun da ötesinde artacaktır. Bu artış daha önce benzeri görülmemiş bir artıştır ve bunun uzun dönemli etkilerini tahmin edemeyiz. Bu nüfus artışının çevresel etkilerinin çok fazla olması beklenmektedir. Çok yüksek nüfus iki probleme sebep olur: zengin ülkelerde çevresel sefalete neden olabilecek aşırı tüketim ve fakir ülkelerde insanlık sefaletine sebep olacak az tüketim. Çok büyük bir fakirlik içerisinde yaşayan insanlar (günde 1 Dolar gelir) doğumlarını sınırlamamaktadır. Fakir ülkelerdeki fabrika işleri bunun iki katı kadar ödeme yapar, yaklaşık olarak günde 2 Dolar. Nüfusun sabitlenmesi için gelirin arması bir zorunluluktur. Eğer nüfus % 50 artacaksa, gelirin iki katına çıkması gerekmektedir—dünya ekonomisinin üç kat büyümeye doğru gittiğini görüyoruz. Son zamanlarda çevresel baskılar artmıştır. Çevre, bu üç kat artışın altından kalkabilecek midir?

                            Okuma ödevleri
                            Weeks, John R.  Population: An Introduction to Concepts and Issues, pp. xix-xx, 1 and 4-6 

                            Sengupta, Somini. "In Bombay, Public Indignity Is Poverty's Partner." The New York Times, 10 February 2002 

                            Ying, Hong. Daughter of the River 

                            LaFraniere, Sharon. "Another School Barrier for African Girls: No Toilet."  The New York Times, 23 December 2005 

                            Deutsch, Claudia. "A Not-So-Simple Plan to Keep African Girls in School." The New York Times, 12 November 2007 

                            Bumiller, Elizabeth. May You Be the Mother of a Hundred Sons: A Journey among the Women of India, chapter 5

                            Video:


                            Video Metni ( pdf )

                            • 13. Ders - Doğumlarla İlgili Davranışlar ve Uygulamalar

                              Özet
                              Araştırmalar, çoğu kadının sahip olmayı tercih ettiğinden daha fazla çocuk yaptığını göstermektedir. Çalışmalar aynı zamanda kadınlarının çoğunun doğum kontrolünün değişik şekillerini bildiğini ortaya koymuştur. Dünya Bankası’nın bir çalışması, aile planlaması programlarının yükselen yaşam standardı ve kadının statüsünde artışla desteklenmedikçe çok fazla etkili olmadığını göstermiştir.

                              Okuma ödevleri
                              Kenney, Paul. Preparing for the Twenty-First Century, pp. 3-13 and 21-46 

                              Scheper-Hughes, Nancy. "Death without Weeping."  Natural History (October 1989), pp. 8-16 

                              Robey, Bryant, Shea O. Rutstein and Leo Morris. "The Fertility Decline in Developing Countries." Scientific American (December 1993), pp. 60-67

                              Video:


                              Video Metni ( pdf )

                              • 14. Ders - Gelişmekte olan Ülkelerde Demografik Geçiş

                                Özet
                                1950 itibari ile az gelişmiş ülkelerin çoğunda ölüm oranları modernizm öncesi dönemin yarısına düşmüştür. Ancak doğum oranları yüksek kalmaya devam etti ve 1950 itibari ile ölüm oranlarının iki katı kadardı. Yüzyılın geri kalanında her iki oran da aşırı şekilde düştü ve buna paralel olarak aradaki boşluk korundu. Bu dönemde doğumların ölümlerden çok fazla olmasına ‘nüfus patlaması’ adı verilir. 1990 itibariyle dünya nüfusu yılda 90 milyon artmaktaydı. Avrupa’daki Demografik Geçişi şimdi gelişmekte olan ülkeler ile kıyasladığımızda, gelişmekte olan ülkelerin 100 yıl sonra çok daha düşük ekonomik şartlarda başladığını; düşüşlerin çok daha yüksek doğum ve ölüm oranlarından başladığını; çok daha hızlı olduğunu ve çok daha fazla insanın eklemlendiği daha yüksek nüfus artışı ile gerçekleştiğini görüyoruz. Gelişmekte olan ülkeler Geçiş’in Batıya kazandırdıklarını gördü ve onu hemen kendilerine uydurmaya çalıştılar. Fakat Avrupa ülkeleri 200 yıl boyunca nüfuslarını 4 kat arttırmışken üçüncü dünya ülkeleri çok daha kısa sürede 10 kat artmıştır ve halen yüksek oranda büyümektedirler. Bu yüksek artışın problemleri (halen yılda 80 milyon gibi) çok fazladır. Geleneksel açlığın sebep olduğu (yılda 9 milyon ölüm), hastalıların sebep olduğu (AİDS, Verem, Sıtma—hepsi yılda 1–2 milyon ölüme sebep olur), savaşların sebep olduğu (Hiroşima ve Nagazaki atam bombaları yaklaşık 200,000 kişiyi öldürmüştür) ölümler nüfusu dengede tutamayacak kadar kü***tür. Gelişmekte olan ülkelerde doğumlarını sınırlandırmak isteyen insanlar genellikle doğum kontrolünden korkarlar (özellikle yan etkilerden) ancak çocuk doğumlarını engellemek için korkunç şekilde tehlikeli olan yasadışı kürtaja başvururlar.

                                Okuma ödevleri
                                Harrison, Paul. The Third World: Population, Environment, and a Sustainable World, pp. 221-235 

                                Philips, James F., Sajeda Amin and Gholam M. Kamal. "The Determinants of Reproductive Change in Bangladesh: Success in a Challenging Environment." World Bank Publications (June 1994), pp. 1-6 and 131-151

                                Video:


                                Video Metni ( pdf )

                                • 15. Ders - Kadınların Dezavantajları

                                  Özet
                                  Doğu ve Güney Asya’da kızlardan daha fazla erkek vardır. Önceleri bu, kızların doğumda öldürülmesinden kaynaklanıyordu şimdi ile cinsiyet tercihli kürtajlar buna neden olmaktadır. Bu ülkelerde kızlar genellikle oldukça genç bir yaşta evlenerek aileyi terk eder, dolayısı ile kendilerini yetiştiren aileye bir katkıları olmaz. Bangladeş tarımsal olarak çok zengindir ancak nüfusu o kadar yoğundur ki kişi başına düşen gelir Asya’daki en düşük ülkelerden birisidir. Fakirliğe rağmen, mükemmel bir aile planlaması programı doğumları büyük oranda düşürmüştür. 

                                  Okuma ödevleri
                                  Repetto, Robert. "Second India Revisited: Population Poverty and Environmental Stress over Two Decades." World Resources Institute (June 1994), pp. 11-20 

                                  Weaver, May Anne. "Gandhi's Daughters." The New Yorker, 10 January 2000 

                                  Jehl, Douglas. "Arab Honor's Price: A Woman's Blood." The New York Times, 20 June 1999

                                  Video:


                                  Video Metni ( pdf )

                                  • 16. Ders - Geleneksel Çin’de Nüfus

                                    Özet
                                    Çin’in ilk demografik tarihi Avrupa’nınkine benzerdir; nüfus, savaşlar, hastalıklar ve Malthus Teorisinin söylediği gibi kaynak sınırlılığından dolayı yavaş artıyordu. Daha sonra, Amerikan yiyeceklerinin gelmesi, ekilebilir alanların genişlemesine neden olmuştur; ancak nüfus daha da fazla büyüyerek aşırı yoğun ve fakir bir nüfus ortaya çıkmıştır. O zamanlar kızların öldürülmesi çok sık görülürdü, fakat hayatta kalan bütün kızlar evleniyordu. Evlilik içerisinde onların doğurganlık oranı Avrupalılara göre çok daha düşüktü. Bu sistem, düşük evlenme oranı ve yüksek doğumlu evliliklerin olduğu İngiliz sistemi ile karşılaştırılmaktadır.

                                    Okuma ödevleri
                                    Lee, James and Wang Feng. "Malthusian Models and Chinese Realities: China's Demographic System 1700-2000." Population and Development Review, 25 (1999), pp. 33-65 

                                    Belanger, Daniele. "Son Preference in a Rural Village in North Vietnam."  Studies in Family Planning, 33 (2002), pp. 324-332 

                                    Mosher, Steven.  Mother's Ordeal: One Woman's Fight Against China's One-Child Policy, pp. 5-22 and 32-40 

                                    Rogers, Everett and D. Lawrence Kincaid. Communication Networks, Toward a New Paradigm for Research, pp. 1-27

                                    Video:


                                    Video Metni ( pdf )

                                    Misafir Öğrenci Qing’in konuşma dökümü ( pdf )

                                    • 17. Ders - Modern Çin’de Nüfus

                                      Özet
                                      Geleneksel Çin’de aileler bir arada yaşar ve erkekler aile arazisini kullanır; aile arazisinin bölünmesi, çok kü*** tarım arazilerini ve kırsal fakirliği ortaya çıkarmıştır. İş gücü çok ucuz olduğu için ülke ne şehirleşti ne de makineleşti. Komünist hükümet doğum yanlısı bir politika ile başladı, fakat Büyük İleri Atılım kıtlığını yaşadıktan sonra güçlü bir şekilde doğumları kontrol etmeye başladı. Doğumlar 1970’lerde hızla azaldı fakat momentumu yakalamak için 1979-80’de Tek Çocuk Politikası’na başlandı. Ancak nüfus şimdi 1.3 milyara ulaşmıştır.

                                      Okuma ödevleri
                                      Berelson, Bernard and Ronald Freedman. "A Study in Fertility Control."  Scientific American, 21, pp. 29-37 

                                      Nie, Yilin and Robert Wyman. "The One-Child Policy in Shanghai: Acceptance and Internalization." Population and Development Review, 31 (2005), pp. 313-336 

                                      Hertsgaard, Mark. "Our Real China Problem."  The Atlantic Monthly (November 1997), pp. 1-17

                                      Video:


                                      Video Metni ( pdf )

                                      • 18. Ders - Nüfus Artışının Ekonomik Etkisi

                                        Özet
                                        1) Çin’de Nüfus: Son zamanlara kadar Çinli aileler çocuk ölümleri gibi dünyevi olaylara bağlı olarak doğumlarını çok fazla değiştirememişlerdir. Ancak, hükümet teşviki ve sonunda zorlaması ile Çin’de doğumlar 1970’lerde önemli oranda düşmüştür; fakat momentumu yakalamak için 1979-80’de Tek Çocuk Politikası başlatılmıştır. 2) Nüfus Artışı ve Ekonomik Gelişme: Asya’da doğumlardaki hızlı düşüşü 15 yıl boyunca ekonomik patlamalar izlemiştir. Bu zamanda çocuklar büyüdü ve işçi oldular. Şimdi çok fazla işçi ve az sayıdaki bakacak çocuk olduğu için tasarruflar ve yatırımlar ekonomik patlamaya neden olmuştur. İrlanda gibi hızlı doğum düşüşü yaşayan Asya dışındaki ülkeler de bu modele uyarlar. Halen yüksek doğum oranları ile Sahra-altı Afrika ekonomik olarak çok az gelişme gösterir. 

                                        Okuma ödevleri
                                        Bermingham, John. "Poor Countries Have Many Problems: Economic Development Is not an Easy Job." The Tanzania Times (March 1997), pp. 5-14 

                                        Weeks, John R. Population: An Introduction to Concepts and Issues, chapter 12 

                                        Bloom, David and David Canning. "How Demographic Change Can Bolster Economic Performance in Developing Countries."  World Economics, Vol. 4, no. 4 (2003), pp. 1-13 

                                        Higgins, Matthew and Jeffrey Williamson. "Age Structure Dynamics in Asia and Dependence on Foreign Capital." Population and Development Review, no. 23 (June 1997), pp. 261-293 

                                        Birdsall, Nancy and Steven Sinding. Why Population Matters, pp. 6-17

                                        Video:


                                        Video Metni ( pdf )

                                        • 19. Ders - Doğumlar İçin Ekonomik Motivasyonlar

                                          Özet
                                          Veriler, fakirlerin sürekli olarak zenginlerden daha fazla çocuk yaptıklarını göstermektedir; ekonomik anlamda konuşursak çocuklar ilkel üretimlerdir. Çocuklar bir üretim maddesidir çünkü onlardan hoşlanılır, aynı zamanda yatırım aracıdırlar çünkü yaşlandıklarında anne-babalarına bakarlar. Modern sektörlerdeki işler eğitim ve sağlık gerektirir. Bunların masraflarını ödeyebilmek için aileler kaynaklarını daha az sayıdaki çocuğa yatırmak durumundadır.

                                          Okuma ödevleri
                                          Bryant, John. "Theories of Fertility Decline and Evidence from Development Indicators."  Population and Development Review, no. 33 (2007), pp. 101-104 and 122-124 

                                          Lloyd, Cynthia. "Investing in the Next Generation: The Implications of High Fertility at the Level of the Family." In R. Cassen, ed.  Population and Development: Old Debates, New Conclusions. Washington, D.C.: Overseas Development Council, 1994, pp. 181-202 

                                          Panayotou, Theodore. "The Population, Environment, and Development Nexus." In R. Cassen, ed.  Population and Development: Old Debates, New Conclusions. Washington, D.C.: Overseas Development Council, 1994, pp. 149-152 

                                          Hardin, Garrett. "The Tragedy of the Commons."  Science, Vol. 162, no. 3859, 13 December 1968, pp. 1243-1248

                                          Video:


                                          Video Metni ( pdf )

                                          • 20. Ders - Gençlerin Cinselliği ve Genç Hamilelikleri

                                            Özet
                                            Çok daha düşük oranlara sahip özellikle sekse karşı liberal yaklaşımlarıyla tanınan bazı Avrupa ülkeleri ile kıyaslandığında, A.B.D’de genç hamilelikleri çok daha fazladır. Geleneksel olarak ergenlik ve evlilik aynı zamanda gerçekleşirdi. Şimdi eğitime harcanan zaman bu ikisi arasındaki mesafeyi açmıştır. Seks eğitimi özellikle güçlü değildir. Gençlerin seks yapma oranları artmasına rağmen doğum kontrol yöntemleri gençlerin hamileliklerinde düzenli bir düşüşe sebep olmuştur. Evlilik dışı çocuk doğurma tüm endüstrileşmiş ülkelerde yaygındır. 

                                            Okuma ödevleri
                                            Dash, Leon.  When Children Want Children, pp. 11-15, 46-48, 51, 70-74, 103-105, 124-128, 142-145 and 172-175 

                                            Zezima, Katie. "Spike in School's Pregnancies Leads to Report that Some Resulted from Girls' Pact." The New York Times, 20 June 2008 

                                            Luker, Kristin.  Dubious Conceptions: The Politics of Teenage Pregnancy, pp. 60-80 and 106-108 

                                            Thompson, Sharon. Going All the Way; Teenage Girls' Tales of Sex, Romance, and Pregnancy, pp. 3-39 

                                            Rosenbaum, Janet. "Reborn a Virgin: Adolescents Retracting of Virginity Pledges and Sexual Histories." American Journal of Public Health, no. 96 (2006), pp. 1098- 1103 

                                            Cohen, Susan A. "Delayed Marriage and Abstinence-until-Marriage: On a Collision Course." The Guttmacher Report on Public Policy, Vol. 7, no. 2 (June 2004) 

                                            Trenholm, Christopher, Barbara Devaney, Ken Fortson, Lisa Quay, Justin Wheeler, and Melissa Clark.  Impacts of Four Title V, Section 510 Abstinence Education Programs, Final Report. Washington D.C.: Mathematica Policy Research, Inc., 2007 

                                            Video:


                                            Video Metni ( pdf )

                                            • 21. Ders - Kürtajın Küresel Demografyası

                                              Özet
                                              Kürtaj hem dünyada hem de A.B.D’de çok yaygındır. Ortalama olarak her 3.2 canlı doğuma karşılık 1 kürtaj yapılmaktadır. Doğum kontrolünün kullanılmadığı yerlerde bunun yerine kürtaj kullanılmaktadır. Ne yasal, ne dini emirler kürtaj oranlarını önemli ölçüde etkileyememiştir. Kürtajın yasaklandığı ülkelerde doğumda anne ölümleri olağanüstü yüksektir. Yasal ve tıbbı olarak yapılan kürtajlar hamile olmaktan daha güvenlidir. Buna verilen psikolojik tepkiler bireylere ve kültürlere bağlıdır.

                                              Okuma ödevleri
                                              Campbell, Neil A., Jane B. Reece and Lawrence G. Mitchell.  Biology, 5th ed., pp. 228-231 

                                              Belanger, Daniele and Andrea Flynn. "The Persistence of Induced Abortion in Cuba." Studies in Family Planning, no. 40 (2009), pp. 13-26 

                                              Carlson, Elof. Mendel's Legacy: The Origin of Classical Genetics, pp. 32-35 

                                              Gladwell, Malcolm. "Dr. Rock's Error." The New Yorker, 13 March 2000, pp. 52-63 

                                              The Associated Press. "Agency Approves a Birth-Control Pill Halting Periods Indefinitely." The New York Times, 23 May 2007 

                                              Video:


                                              Video Metni ( pdf )

                                              • 22. Ders - Gelişmekte Olan Ülkelerde Medya ve Doğum Geçişleri (Misafir okutman William Ryerson)

                                                Özet
                                                Misafir okutman William Ryerson, gelişmekte olan ülkelerde kadının statüsü, aile planlaması ve AİDS konularındaki davranışları etkilemeyi hedefleyen radyo ve TV programları yapan Population Media Center’ın başkanıdır. Hükümetlerle ve ülkelerdeki medya profesyonelleri ile hazırlanan dramaların yüzlerce bölümü çekilmiştir ve milyonlarca kişi tarafından izlenmiştir. Dikkatli araştırmalar izleyicilerin bilgisinde, davranışında ve uygulamalarında önemli değişiklikler olduğunu göstermektedir.

                                                Okuma ödevleri
                                                Rogers, Vaughan, Rao Swalehe and Sood Svenkerud. "Effects of an Entertainment-Education Radio Soap Opera of Family Planning Behavior in Tanzania."  Studies in Family Planning, no. 30 (1999), pp. 193-211 

                                                Video:


                                                Video Metni ( pdf )

                                                • 23. Ders - Kürtajın Biyolojisi ve Tarihi

                                                  Özet
                                                  Hayatın ‘ceninin ana rahmine düşmesi’ ile başladığı açıklaması bilimsel değildir. ‘spontan nesil’ (1668-1859) düşüncesinin yanlış olduğu anlaşıldığından beri hayatın sadece hayattan geldiğini biliyoruz. Hayat milyarlarca yıl önce başladı ve bir döngü olarak devam etti. Bir döngüye (bir yıl gibi) başlangıç atamaya çalışmak garip bir durumdur. İncil bu döngüyü ‘Topraktan Toprağa’ diye tarif etmektedir. Exodus zorla yapılan bir kürtajın mala karşı işlenmiş bir suç olduğunu kabul eder, fakat annenin yaşama hakkının yok edilmesini de idamlık bir suç olarak görür. Yeni Ahit kürtajdan bahsetmez.

                                                  Okuma ödevleri
                                                  Mohr, James C.  Abortion in America: The Origins and Evolution of National Policy, chapters 2 and 5 

                                                  Luker, Kristin. Abortion and the Politics of Motherhood, pp. 92-108 

                                                  Wolch, Mary Jean. "Open Letter from a Catholic Birth Mother." Conscience, 17, no. 3 (1996), pp. 25-28 

                                                  U.S. Supreme Court: Roe v. Wade, 1973, pp. 16-26 

                                                  Noonan, John T. The Morality of Abortion. An Almost Absolute Value in History, pp. 1-3 and 6-11 

                                                  Gilbert, Scott. Developmental Biology, pp. 1-6 

                                                  Perry, Dana Heinz. "A Wrongful Birth." The New York Times Magazine, 2 April 2006 

                                                  Tropper, Jonathan. "Goodbye Too Soon."  The New York Times Magazine, 6 March 2005 

                                                  Shorto, Russell. "The War on Contraception." The New York Times Magazine, 7 May 2006 

                                                  Hitt, Jack. "El Salvador: Pro-Life Nation."  The New York Times Magazine, 9 April 2006 

                                                  Barrionuevo, Alexei. "Amid Abuse in Brazil, Abortion Debate Flares." The New York Times, 27 March 2009 

                                                  Henshaw, Stanley. "Review of 'The Human Drama of Abortion.'"  Studies in Family Planning, Vol. 38, no. 2 (2007), pp. 141-142 

                                                  Faundes, Anibal and Jose Barzelatto.  The Human Drama of Abortion: A Global Search for Consensus, pp. 3-11, 33-41, 45-59 and 72-91 

                                                  Bible: 
                                                  The Creation: Genesis 1 
                                                  Dust to Dust: Genesis 3:19 
                                                  Onan: Genesis 38:8; Deuteronomy 25:5 
                                                  Abortion: Exodus 21:22 
                                                  Jump for Joy: Luke 1:24 :26 :36; Jeremiah 1:4, :5 

                                                  Video:


                                                  Video Metni ( pdf )

                                                  • 24. Ders - Nüfus ve Çevre

                                                    Özet
                                                    Dünya nüfusu en azından 2050 yılına kadar artmaya devam edecektir. Çevresel etki, insan sayısının toplam üretimi ve gelir ve teknolojilerinin ne kadarının tüketime ya da doğa korumaya ayrıldığıdır. Şimdiye kadar denge, tüketimden yana oldu ve küresel olarak çevresel problemler artmaktadır. Çevrecilik her 10 küsur yılda dünya nüfusuna eklenen 1 milyar insanın çevresel etkisini dengelemeye yetmemektedir. En önemli başarı küresel ölçekte ölümlerin azalmasıdır. İnsanlar daha az çocuk ister; doğum kontrol teknolojisi erişilebilir ve ucuzdur. Çevresel krizi çözmenin gerçek yolu doğumların düşmesinin devamını sağlamaktır.

                                                    Okuma ödevleri
                                                    Doolittle, Amity. "The Unseen, Unheard and Misunderstood: What Can We Learn from the Social History of Property Relations?"  Tropical Resources: The Bulletin of the Yale Tropical Resources Institute, no. 21 (Spring 2002), pp. 4-5 

                                                    Harrison, Paul.  The Third Revolution: Environment, Population and a Sustainable World, pp. 73-87 

                                                    Cohen, Joel E. How Many People Can the Earth Support, Introduction and pp. 10-13 

                                                    Perlez, Jane. "Forests in Southeast Asia Fall to Prosperity's Ax."  The New York Times, 29 April 2006 

                                                    Hertsgaard, Mark. "Our Real China Problem."  The Atlantic Monthly (November 1997), pp. 1-17 

                                                    Dreifus, Claudia. "On the Ground and in the Water: Tracing a Giant Wave's Path." The New York Times, 25 December 2007 

                                                    Haberman, Clyde. "Let Others Hit the Panic Button; Caviar's Served." The New York Times, 6 January 2006 

                                                    Onishi, Norimitsu. "Ah, The Tonic of Ginseng! Especially a $65,000 Sprig!" The New York Times, 23 August 2007 

                                                    Sciolino, Elaine. "Radicalism: Is the Devil in the Demographics?"  The New York Times, 9 December 2001 

                                                    Wyman, Robert. "The Projection Problem." Population and Environment, Vol. 24, no. 4 (2003), pp. 329-337 


                                                    Video:


                                                    Video Metni ( pdf )