Ders Notları 12
Mutluluk Üzerine Thomas Aquinas
Dersin
Planı
I.
Thomas Aquinas’ın yaşamı ve zamanları
II.
Mutluluk Üzerine Aquinas
I.
Thomas Aquinas’ın Yaşamı ve Zamanları
A.
Yaşamının Unsurları
- Yaklaşık
olarak 1224’de, güney İtalya’da, Benedikt rahiplerinin kaldığı Monte
Casino Manastırı yakınlarında doğdu..
- 1217’de Aziz
Dominik tarafından Avrupa’nın şehirli yoksullarına hizmet etmek amacıyla
kurulmuş olan Dominikan dilencilerine katıldı. Dominikanlar kilise
içindeki devrimci hareketin meyvesiydiler. Yaşamlarını dilencilik yaparak
sürdürüyorlardı. Dominikanlar Avrupa’nın büyük üniversitelerinde eğitim
verdiler.
- Aquinas’ın
ailesi onu katılmaktan caydırmaya çalıştı (hatta onu kaçırdılar); ama o
kararlılığını gösterince sonunda yumuşadılar.
- Yaşamını,
Paris’te felsefe ve teoloji profesörü olarak geçirdi, bir süreliğine
Papalığa ait ev hanesine bağlıydı.
- Zihinsel
çalışmalarını bırakmasına yol açan mistik bir deneyim yaşadı ve bir sene
içinde Lyon Konseyi’ne giden yolda öldü; 50 yıl içinde azizler listesine
alınmıştı.
B. Entelektüel
İklim – Zihinsel Tarihte Çok Önemli Bir Bölüm
- Entelektüel
iklimin en önemli öğesi neredeyse1000 yıl boyunca batı Avrupa’daki egemen
entelektüel, kültürel ve siyasi güç olan Katolik Hıristiyanlıktır. Latin
Avrupa ruhsal açıdan birleşmiş bir varlıktı. Bir düzine yüzyıllık Katolik
düşüncesi klasik dünyanın entelektüel mirasını kendine katmaya çalıştı.
- Aristoteles Latin
Batı’ya yitikti; ama Aristoteles’in yeniden bulunması entelektüel bir mayalanmaya
sebep oldu.
- Aristoteles’in
yeniden bulunmasıyla Hıristiyanlıkta gözle görülür gerilimler
gözlemlenmeye başladı:
- Hıristiyanlıkta,
iyi yaşamın doğası sonsuz hayata tabi olarak düzenlenmiştir.
- Hıristiyanlıkta,
Tanrı’nın doğası sevgi dolu, basiretli ve
yardımseverdir.
- Aristoteles’in
yeniden bulunması bugün Darwinciliğin ortaya çıkardığına benzer bir şüphe
uyandırdı.
C. Thomistik sentez
- Aquinas’ın büyük
entelektüel başarısı Aristotelesçilikle Hıristiyanlığın sentezini
gerçekleştirmek oldu. Katolik teolojiyi ve felsefeyi yeniden biçimlendirdi
ve Katoliklik için entelektüel temeli sağlamak için Aristoteles’i
kullandı.
- Muazzam bir
eserler bütünü oluşturdu; en önemlisi SUMMA THEOLOGIAE idi. O, bütün
Katolik teolojinin lisansüstü öğrenciler için dört cilt halinde yazılmış
bir sentezini sunar. Yaratılışı, Tanrı’nın, meleklerin ve insanın
doğasını, sonsuz kurtuluş ekonomisini ve herşeyin Tanrı’ya dönüşünü
kapsar.
- Biz, inancın bir
zevk meselesi olduğu bir dünyada yaşadığımız için, Aquinas’ın eserlerinin
entelektüel ihtirasını takdir etmemiz zor olabilir.
- Katolikliğin,
iyi bir toplumda iyi bir hayat görüşü sunmak için, klasik kaynaklardan
nasıl yararlandığını görmek için mutluluk ve hukuk tartışmalarına
bakacağız.
D. Thomas’tan
beri Thomizm
- 700 yıl
boyunca Katolik düşüncenin temeli idi.
- Katolik
teoloji kendi yolunda devam etti ama Thomas’ın kazanımları kalıcıdır.
E. Skolastik
Yöntem Üzerine Bir Söz
- Aquinas’ın
otoritelere başvuruşlarını görmeden edemeyiz. Bunlar şunları
içerir:
- Kutsal kitaba
ait
- Patristik, ör.: 426 A.D boyunca Kilise papazları.
- Felsefi, ör.
“Filozof” Boethius, "Filozof "
- Aquinas inanca
dayanarak bildiklerimiz ile akla dayanarak bildiklerimiz arasında çelişki
olamayacağını düşünüyordu. Bu nedenle, akıl bizi bir sonuca götürüyorsa,
bu sonuç inanç otoriteleriyle bağdaştırılabilir. Onun otoritelerin
itirazlarına ve cevaplarına başvuran formatı bu plana mukabele eder.
II.
Mutluluk Üzerine Aquinas
A.
Aquinas Aristoteles’ten Aktarmalar Yapar
- Aquinas, Aristoteles’i
takip ederek, insan yaşamının nihai bir amacı olduğunu ve nihai amacın
mutluluk olduğunu savunur.
- Aristoteles
gibi, mutluluğun neye dayandığına bakmamız gerektiğini savunur. Otoriter
kaynaklara ağırlık vererek, çeşitli fikirleri anımsatır. Yine Aristoteles
gibi, mutluluğun zenginlik, onur, ün ya da parada bulunmayacağını savunur.
- Aristoteles’in
“insanın işlevi” argümanını anımsayın. Aristoteles mutluluğun en yüksek
yetilerimizin—ayırt edici bir şekilde insani olan yetilerin—yetkin
(erdemli) kullanımı ile nitelenen bir yaşamda bulunduğu sonucuna varmıştı.
- Aquinas hemen
hemen aynı sonuca varmak için tartışacak. Ayırt edici olan insan yetileri
akıl ve iradedir; bu yetilerin en iyi kullanımı Tanrı’nın
huzur ve mutluluk veren tasavvurundadır.
B.
Aquinas Aristoteles’ten Daha İnce Bir Çözümleme Verir
- Soru (5) Mutluluk
bedensel iyilere dayanır mı? Yanıt—Hayır. İlk Argüman: amacımız kendi
varlığımızı korumak olamaz. İkinci argüman:
- Varsayalım ki, amacımız
varlığın korunması olsun.
- Şüphesiz, varlık bedenden ve ruhtan oluşur.
- Önceden
kanıtladığımız gibi, beden ruha dayanır.
- ...onun uğruna
vardır, "maddenin biçim için ve aletlerin onları harekete geçiren
insan için olması gibi" ((iii)’TEN)
- "Bundan
dolayı beden için iyi olan şeyler, amaç olarak, ruh için iyi olanlara
atanmıştır." Öyleyse: nihai amaç olan mutluluk, bedensel bir
iyi değildir.
- Soru (6) Mutluluk
hazza mı dayanır? Aquinas bir ayrım yaparak başlar: diğer hazlara karşı
bedensel haz.
- BİRİNCİ ARGÜMAN:
Mutluluk bu diğer hazlar, ör. entelektüel haz,
keşif keyfi değildir.
- "bir insanın keyif almasının sebebi uygun bir iyiye
sahip olmasıdır."
- "İmdi,
uygun bir iyi, gerçekten kusursuz iyi ise, tam olarak insanın
mutluluğudur; ve kusurlu ise, mutluluktan bir pay almaktır."
- Öyleyse haz "mutluluktan
ya da mutluluğun bir kısmından sonuçlanır."
- Öyleyse haz mutluluk
olamaz.
- İKİNCİ ARGÜMAN: Bedensel
zevk, mutlulukla aynı şey olmaması bir yana,
mutluluğun doğal sonucu bile olamaz.
- Bedensel haz "duyularla
kavranan bir iyiden”dir.
- Şüphesiz, duyu "bedeni
kullanır”.
- Şüphesiz, "rasyonel
ruh, fiziksel maddenin kapasitesini aşar”.
- Öyleyse "ruhun fiziksel maddeden
bağımsız olan kısmında, bedene nazaran, belirli bir sonsuzluk bulunur".
- "Bu
nedenle, duyu madde ile sınırlanmış olan tekili, oysa zihin...sonsuz
sayıda tekilleri kapsayan evrenseli bilir."
- ARGÜMAN ÜZERİNE
YORUMLAR:
- Mutluluğun
bedene dayanmadığını savunmak zorunludur; bu, Aquinas’ın daha sonra
kişisel ölümsüzlük hakkında yapacağı iddiaları desteklemek için gereksinim
duyduğu bir savdır.
- Zihnin
kapasitesi hakkında önemli iddialar açığa çıkar: onun kapasitesi duyularla
karşılaştırıldığında “sonsuz”dur. Soyut olanı, maddeden bağımsız olanı
kavramaya muktedirdir. Doğal olarak zevkle—“Eureka” duygusuyla—sonuçlanan
bir şeyi kavramaya da muktedirdir.